Röportajlar #5 (Mustafa Kemal'e Aşklanmak Kitabının Yazarı Halil Bezmen İle)

Halil Bezmen ile Röportaj

 Merhaba Halil Bey, öncelikle bana kitabınızı okuma ve sizinle sohbet edebilme şansı sunduğunuz için çok teşekkür ederim.  Eminin röportajımızı okuyan kişilerde bu hoş sohbetten keyif alacaklardır. 

  Kitap yazmaya nasıl karar verdiniz?

 Zorunluluktan. Hayatımızı yönlendiren özgür irademizden çok zorunluluklar değil midir?

 Yaşamınızda tatsız olaylarla karşılaştığınızı biliyorum. Bu konuya fazla değinmeyeceğim ancak merak ettiğim bütün bunlardan sonra Türkiye’de yeni bir kariyere başlayıp yazar olabilmenin zorlukları var mı?

Eski mesleğim olan mühendisliği ve eski işim olan iş adamlığını bırakmak zorunda kalınca, oldu olacak istediğim bir işi yapayım, dedim. Okumayı çok severdim, yazmayı da gayretli bir çalışmayla öğrenirim diye düşündüm. Yemeği çok seven birinin iyi bir aşçı/lokantacı olabileceğini hayal etmesi gibi!

 Peki yazım aşamasında ne tür zorluklarla karşılaştınız?Hikayeyi yaratım aşaması nasıl gelişti?

 Zorluk hep çoktur. Yayıncılar Derneğine göre, Türkiye’de ayda beş milyon kitap satılıyormuş. Ayda! Tek zorluk: Rekabet! O olmasa, zorluk yok. Demek ki, ya mevcutlar arasında en iyisi olacaksın, ya da mevcut olmayanı yaratacaksın; görev bu.

 Mustafa Kemal’e Aşklanmak’ın derin araştırmalar sonucunda yazıldığı açık. Bunun yanı sıra nelerden ilham aldınız?

 Tarihi roman yazmanın özelliği, emeğin %80 i araştırma/okuma ve %20 sinin yazmak oluşundadır. Aşk romanı gibi gönlümüzü veya macera romanı gibi hayal gücümüzü kovalamak yetmez. Bu ikisine ek olarak, dünya tarihini kapsayan bilgi gerekir.

 Peki kitapta yazılanların ne kadarı kurgu?

 Tarihi roman yazmanın kuralı: Olaylar gerçek verilere titizlikle sadık kalmalı. Kurgu kısmı ise, insanların düşünce ve duygularındadır. Bu ikisin arasında kalan bir gri alan vardır: Yazarın kendi hayatından alıp anlatıya aktardıkları. Mustafa Kemal’e Aşklanmak onuncu kitabım olduğundan, kendi tecrübelerim azdır. İlk romanımda bu oran çok yüksekti: %50 civarındaydı.

 Mustafa Kemal’e Aşklanmak, aşktan ziyade daha çok bir savaş romanı ki bunu kabul ettiğinizi siz de önsözde belirtmiştiniz. Peki kitabın seyri siz istemeden mi bu yöne doğru kaydı yoksa başından beri hikayeyi bu seyirde mi devam ettirmek istiyordunuz?

 Roman yazmak çocuk doğurmayı biraz andırır. Hamilelikte yavrunuz hakkında hayalleriniz vardır ama doğduktan sonra kendi hayatını kendi tayin eder. İlk başladığımda, birden fazla sevgilisi olan bir kızın hayatını yazmak niyetindeydim. Ne var ki, tam tersi bir sonuç doğdu: Cemile bir sadakat abidesi oldu!

 Kitabın, adına karşın daha çok Mustafa Kemal dışındaki karakterlerin hikayesi, olmasının nedeni nedir?

 Hepsi ne kadar renkli insanlar oldu, değil mi? Kendilerini Mustafa Kemal’in baskın kişiliğine ezdirmeyecek  kadar özgür bir hayat sürebildiler.  Romanı sürükleyici yapan unsurlardan biri kahramanların gerçekçi derinliğiydi.

 Kitabınızın hitap ettiği belli bir kesim var mı yoksa herkes rahatlıkla okuyabilir mi?

 Herkesin ilgisini çekebilsin diye sade bir dil kullandım.

 “Başucu kitaplarım” diyebileceğiniz, beğeniyle okuduğunuz kitaplar var mı?

 Başucu Kitabı artık olamaz. Çağdaş hayat o kadar hızlandı ki, her gün birçok yeni ürün dikkatimizi çekmek için yarışıyor.

 Peki o halde sorumu şu şekilde değiştireyim hangi yazarları okumayı tercih ediyorsunuz?

 İlk aşklarım Stendhal ve Georg Büchner’di. Sonra Hemingway, arkasından Marquez, Kemal Tahir ve Kundera geldi. Durmadan değişiyor.

Şu anda okumakta olduğunuz kitap nedir?

 Tarih araştırmaları.

 Yeni kitabınız yine tarih üzerine bir roman mı olacak?

 Evet. Osmanlı tarihinin en uzun ayaklanması olan Celali İsyanları, Sokıllu Mehmet Paşa ile Safiye Sultan üzerine bir savaş ve aşk romanı.

 Biraz da kitap dışında sohbet edelim ne dersiniz. Mustafa Kemal şuan hayatta olsaydı yapacağı ilk iş sizce ne olurdu?

 O bir dahiydi. Yapacaklarını kestirmem mümkün değildir.

 Dünya’nın siyasi açıdan geleceği ile ilgili öngörüleriniz var mı?

 Kişi özgürlükleri arttıkça insanların mutluluğu da derinleşiyor. Dünya bu kuralı keşfetti. Gelişmeler bu yönde olacak.

 Son olarak sizin röportajı okuyanlara söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?

 Bir iddiaya göre, günah ve suç işlemenin önemli bir sebebi can sıkıntısıymış. Bu yüzden, yazarken, okuyanın hoş zaman geçirmesine gayret ederim.

 Sorularıma verdiğiniz içten yanıtlar için çok teşekkür ederim. 

 

Tüm Hakları Saklıdır.