Öncelikle merhaba İlker Bey, sizinle sohbet etme imkanı bulduğum için çok mutluyum. Basım aşamasından önce de takip ettiğim kitabınızı beğeniyle okudum. Bana ve takipçilerime İstanbul Erkeği’ni okuma fırsatı sunduğunuz için bir kez daha teşekkür etmek isterim. Umarım röportajımız, okuyanların keyif aldığı bir yazı olur.
Bize biraz
kendinizden bahseder misiniz? Kimdir bu İstanbul Erkeği?
- İstanbul doğumluyum Dost Koleji ve Bilkent Üniversitesi
Turizm Otelcilik mezunuyum. Kitapta okuduğunuz üzere bolca geziyor ve seyahat
ediyorum. İstanbul Erkeği ve Bir Osmanlı
Subayı kitaplarının yazarıyım. Bu aralarda yeni romanıma başladım...
Bir kitap yazmaya nasıl karar verdiniz?
- Arkadaşlarım genelde bana iş veya ilişkiler konusunda
danışırlar. Empati yapma yeteneğim ve algılarımın yüksek olduğunu söylemişlerdir
her defasında. Kızlar erkek arkadaşlarıyla sorun yaşadıklarında kendi
aralarında bunu çözmeye çalışırlar ve bir sonuca ulaştıklarında bunu bir erkeğe danışalım dedikleri o adam bendim
işte J
Kitap yazarak toplu cevap vermiş oldum bu sayede.
Kitapta yazılanlardan ötürü çapkın biri olduğunuz ortada.
Peki İstanbul Erkeği sizin kendi deneyimleriniz sonucunda mı yazıldı yoksa
çevrenizde görüp üzerinde düşünme fırsatı bulduğunuz olayları da okurlara
aktardınız mı?
- Deneyimlerim, ilişkilerim ve çevremde gözlemlediklerimden ortaya çıktı İstanbul
Erkeği. İstanbul ve içinde barındırdığı
ilişkiler, benim ve arkadaşlarımın yaşadıklarını harmanlayıp yazdım aslında.
Birçok yeni yazarın, ağdalı bir dil çabasında olduğu son
dönemlerde, siz olayları mizahi bir kalemle anlatmayı tercih etmişsiniz.
Üslubunuz hakkında nasıl eleştiriler aldınız?
- Okuyan herkesten
ilk duyduğum cümle ne kadar samimi bir dille anlatmışsın oldu. Hatta karşımda birisi bana bunları anlatıyor
diyen okuyucu yorumları alıyorum.
Hemcinsleriniz tarafından nasıl bir tepki ile karşılaştınız?
(Özellikle arkadaşlarınızı soruyorum.) Aforoz edildiniz mi cidden?
- Tam tersi aramızda
eğlence konusu oldu. Hatta “Niye şu hikayemizi anlatmadın? Neden beni
yazmadın?” gibi geyiklerde hala devam ediyor.
Kitabı okurken size hak verdiğim yerler olduğu gibi, bu kısım
biraz abartılmış dediğim yerler de oldu. Siz, kadınlara bazı kısımlarda
haksızlık ettiğinizi düşünüyor musunuz?
- Nasıl her kadın kendi içinde özelse kitabımda da her kadın
kendinden bir parça mutlaka bulacaktır. Tabiki de her kadın farklı ve
yaşadıkları aynı değil bu yüzden her okuyan başka bir konudan yakalar kendini.
İstanbul Erkeği, kadınları anlamak için bir kılavuz mu,
erkeğin doğasını çözmek için bir rehber mi, yoksa her ikisi mi?
- Hem erkek doğasını anlamak isteyen kadınlar için bir
kılavuz hem de erkekler için kadınları anlama rehberi.
- Yeni yazmakta olduğum roman aslında tam olarak bunun
devamı olmasada ; duyguların daha fazla
ön plana çıktığı İstanbul Erkeği’nin aşk romanı olacak.
Şimdi de sizin okuma alışkanlıklarınızdan bahsedelim ne
dersiniz. Başucu kitabı olarak adlandıracağınız ve herkese önerdiğiniz kitaplar
var mı?
-
Çok kitap okuyorum özellikle sevdiğim
yazarlar Irvin Yalom (Divan) , Chuck Palahniuk ( Dövüş Külübü ) Cormac
McCarthy (The road) Harper
Lee (Bülbülü Öldürmek)
Şu anda hangi kitabı okuduğunuzu öğrenebilir miyim?
- Social Intelligence (Daniel Goleman)
Dilerseniz biraz da kitap dışında sohbet edelim. Sizce
kadınların aradığı “gerçek aşk”ın bulunması imkansız mı?
- Aslında tüm kitap
boyunca anlatmaya çalıştığım gibi toplum baskısı veya iteklemeriyle değil size
ve kalbinize uygun doğru kişiye şans verdiğinizde gerçek aşk sizi bulur. Aşk herzaman var sadece biz beklemeyi bilmiyor
ve göremiyoruz. Akıllıca yaşayacağınız bir yalnızlık aptalca bir ilişkiden daha
iyidir.
Peki siz ilişkilerinizde başarılı mısınız?
- Bu sorunun doğru cevabını eski kız arkadaşlarım daha net
verebilir.
Kitapta kimi yazıların sonuna Twitter adresinizi eklemeniz dikkatimi
çekti. Twitter üzerinden ilişkiler hakkında sizinle sohbet eden insanlar var
mı?
- İlişkileri veya erkek arkadaşlarıyla yaşadıkları
sorunlarıyla ilgili çok fazla mesaj alıyorum elimden geldiğince de cevaplamaya
çalışıyorum.
Madem ki konumuz kadınlar biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde
Türkiye çapında çok üzücü bir olay yaşandı. Gün geçmiyor ki bir kadın daha
cinayetler sonucu yaşamını yitirmesin. Ayrıca Türkiye’deki neredeyse her
kadının sözlü ya da fiziki tacize uğradığı da aşikâr… Sizin bu husustaki
düşünceleriniz nelerdir?
- Kadınlar gününde atmış olduğum bir tweet bu konuyla ilgili
düşüncelerimi aslında çok güzel özetliyor. “ Erkeğin adam olduğu yerde kadına
hergün kadınlar günü.”
Son olarak sizin röportajı okuyan kişiler için eklemek
istediğiniz bir şeyler var mı?
- Siz kadınlar Tanrı’nın yarattığı üstün varlıklarsınız.
Hepiniz özel ve kutsalsınız. Sizlersiniz bizi yukarı taşıyan ve aşka olan
inancınızla dünyamızı döndüren. Hep böyle kalın. Doğru omuzlarda ömrünüzü
geçirin. Gereksiz paniklerle, aceleci seçimlerle, toplumun iteklemeleriyle
eksik hayatlar yaşamayın. Dişilik devrimini pazartesiye bırakmadan hemen şimdi
başlatın. Hakettiğiniz hayatlar sizin olsun. Sizleri çok seviyorum
@1istanbulerkegi
Sorularıma verdiğiniz samimi yanıtlar için teşekkür ederim.
Bende ilginiz ve güzel sorularınız için çok teşekkür ederim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder